Kayıtlar

Nisan, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Lal Kelimeler

Resim
📹 soğuk bir muskayı taşıyorum boynumda..  acı..  bir kuyu gibi derinleştiriyor geceyi. caresizlik..  ellerime yapışan kurumuş kan gibi, çıkmıyor..  hangi kırık duayı taşırsam taşıyayım, hangi gözyaşını içsem de  kuruyorum.. Ben, kendi enkazıma tutunan bir yankıyım artık..  duyulmasam da sürünen, görülmesem de kalan.. Yılmaz Utuş/Lal Kelimeler 

Lal Kelimeler

Resim
📹 gölgem bana baktı. yüzünü tanımadım. bir adım geri çekildi dünya. baktık birbirimize uzun uzun, kelimeler çoktan çürümüştü içimizde. ellerim cebimdeydi, gölgemin elleri yoktu.. bir yabancı gibi sessizce geçti önümden.. ve dünya, arka sokaklarda kayboldu. bir ıslık gibi savruldu an. arkamda yalnızca gölgemi çalan ışıksız bir karanlık kaldı. Yılmaz Utuş/Lal Kelimeler

Lal Cümleler

Resim
📹 dilsiz bir bakışın, hesapsız bir sevginin, mahcup ve mahsun bir hüznün/kederin, anahtarını kapıya emanet eden bir yüreğin, var mıdır bir gönülde yeri?  ya da çoktan unutulmuş mudur, kapı eşiğinde bekleyen o eski heves? bir zamanlar içten dökülen adımlar, şimdi yankısız bir sessizliğe mi mahkum? gözlerin konuşamadığı ne varsa, yürekte yer tutar usulca.. bir mendil gibi cebinde taşırsın adı konulmamış bir vedayı.. paslanmış kilitlerde umut arar, adını unuttuğun bir sevdayı göğsünde saklarsın..  bazı sevgiler vardır, "iki kelimeye" sığan.. ne başlar, ne biter.. sadece sızar içten içe, sessiz harflerle örülür gecelere..  bazı bakışlar vardır, hiçbir dile sığmaz, lal olur bakışlar.. bazı sevgiler vardır, unutmak için değil, taşımak içindir ömür boyu.. bazı sevgiler vardır, hiçbir ayrılığa benzemez.. bazı sevgiler vardır, bir ömür gitmez.. sadece sessizce taşınır.. yaraya dönmeden ama asla iyileşmeden..  bir kapı aralığında kalmıştır belki, içeri girmemiş, a...

Lal Kelimeler

Resim
📹 dilini unuttuğum, sokaklarını tanımadığım mekanlarda  bir heyecanın sürgün cümlesiyim ben..  gözlerimde; herkesten gizlediğim saklı bir mevsim.. yanıbaşımda; adını bilmeyen, yönünü beğenmeyen içime doğru savrulan akşamın gri yüzüne çentik atan bir rüzgâr.. odamda; akrebi hep geçmişe bakan yelkovanı kayıp camı çatlamış bir saat— ruhunu askıya almış bir zaman bahçemde; ne toprağa karışan, ne de göğe kök salan bir aralıkta unutulmuş gibi duran hayeller..  uzakta; gölgesinde kaybolan  isimsiz bir düşün izini süren eğilmiş bir ağacın gövdesinde suskun/sessiz bir bekleyişin ardından  kendini unutmaya başlayan bir adam..  Yılmaz Utuş/Lal Kelimeler

Lal Kelimeler

Resim
📹 is kokusu sinmiş zamanın ruhuna yavaşça pas tutuyor aynadaki yansımam, anıların kıyısında oyalanıyor gözlerim ve geçmişin tozunda kayboluyor sesim..  bir iç çekişte dökülüyor ömrümün tortusu, gözlerimin ucunda sessiz bir isyan büyüyor dikenli dualar dolanıyor dilime.. şimdi rüzgâr, ezberlenmiş bir adı fısıldıyor zaman, sararmış bir mektup gibi soluyor yalnızlık, kenarı yanık bir fotoğraf gibi içimde durmadan çoğalıyor..  sustukça daha çok konuşuyor içim, çürüyen anıların geceye bıraktığı izde en çok kendimi unutuyorum..  bir başka gecede, yeniden başlayacak bu sessiz döngü..  Yılmaz Utuş/Lal Kelimeler

Lal Kelimeler

Resim
📹 içimde isimsiz bir mezar.. kimse bilmez. ben bile. ne zaman kazıldı, ne gömüldü içine, yalnızlığın hangi hâli orada yatıyor..  hatırlamıyorum. ama üşüyor içim, bir taşın soğukluğu gibi. dışımda, adresi belli bir tabut; adım yazılı, yaşım belli..  ama bana ait değil bu beden. kendimi taşırken omuzlarım çöküyor, üzerime eğilmiş gözlerin ağırlığında. ruhumda bir eksiklik hissi.. adını koyamadığım bir boşluk değil bu. tam tersine: çok iyi bildiğim bir şeyin eksikliğiyle yarım kalmış içim. sanki ben, bensizim. varlığım, benden habersiz. bir gölge gibi ilerliyor. dilimde sözsüz bir şiir: ne başı var ne sonu..  sadece suskunluklar.. ve o suskunluklarda  bir zamanlar söylemekten korktuğum şeyler. şimdi kelimelere ihtiyacım yok, çünkü kimse duymuyor artık. hüznümde bir masumiyet: bir çocuk gibi, gözleri dolu ama ağlamayan..  mahcubiyetle taşıyorum içimdeki kırgınlığı. ve şimdi.. Sonbahar’ın bağrında savrulan, düştüğü dalı arayan bir gazel gibiyim. ne topra...

Lal Cümleler

Resim
📹 Sessizdi.. sessizlikten öte bir şeydi onun bu hali.. Sesini unutan biri gibi yüzünde, kelimeleri anlamayı bekleyen eksik bir ifade vardı hep..  Kederi, dışarıdan bakınca hüzün ve sükûnetti. İçerideyse, bir yangının küle çevirdiği duvarlar.. Sözler, boğazına kadar gelir ama çıkmazdı. Sanki dilinin ucuna gelmiş her harf, ağır bir yük gibi düşerdi içine. İçinde konuşan susmak bilmeyen bir dünya vardı, ama dışarıyla bağı kopmuş bir ülke gibiydi o dünya.. sessiz, eksik, uzak, unutulmuş.. Gözleri, hep bir şey ararmış gibi bakardı. Ama neyi aradığını o da bilmezdi. Belki de yitirdiği bir değeri, zamanı.. belki de hiç sahip olamayacağı bir huzuru.. Geceleri, en çok sessizlik çoğalırdı içinde. Duvarlar yaklaşır, tavan alçalır, nefes almak bile bir çabaya dönüşürdü. Düşünceler, sorular uykuya dalmadan hemen önce gelip yerleşen davetsiz misafirler oluverirdi. Her biri bir hatırayı taşır, her hatıra biraz daha ağırlaştırırdı içini..  Kendi içine bakmaktan yorulurdu. Aynaya ...

Lal Kelimeler

📹 sessiz bir mesafe de kelimelerim alabildiğine uzun kırgınlığım  bir adım ötede duruyor zaman dokunsam kaçar gibi,  dokunamıyorum.. bir duvar gibi örülmüş suskunluk ne sen geçebiliyorsun, ne ben yıkabiliyorum. sadece bekliyoruz, iki yabancı gibi, aynı geçmişin kıyısında.. gözlerimde asılı kalan cümleler birer birer düşüyor karanlığa, her biri eksik, her biri yarım, tıpkı biz gibi,  tamamlanamadan kalan.. ılık bir rüzgar esiyor içimde senin sesini hatırlatır gibi, ama yok.. yalnızca sessizliğin sesi, yalnızca boşluk.. zihnimden süzülen anılar  solgun bir fotoğraf gibi renksiz, dokunulmaz, uzak.. ve biz, o fotoğrafa bakarken bile göz göze gelemeyen iki siluetiz şimdi. belki de aşk, en çok da sustuğunda yorar insanı.. ve biz sustuk, çok uzun bir vedanın kıyısında..  Yılmaz Utuş/Lal Kelimeler